Merhaba Sevgili DAS Zeitung okuyucuları! Dil öğrenimine erken yaşta başlamanın ve öğrencilerin öğrendiği dili sevmesinin önemini hepimiz biliyoruz. Almanca yaz kampları da öğrencilere eğlenerek Almanca öğrenmeleri ve yeni deneyimler kazanmaları için eşsiz bir fırsat sunuyor. Bu konuda sizlere faydalı olacağını düşündüğümüz bir röportaj yapmak istedik ve uzun yıllardır öğrencilerine Almancayı sevdirmeyi başaran Türkiye’nin en köklü eğitim kurumlarından biri olan DAS Akademie’nin CEO’su Sayın Azize Sorguç ile konuştuk!
Merhaba Azize Hanım, ilk olarak sizi biraz tanıyabilir miyiz?
Merhaba, ben Azize Sorguç. Yıllar içinde DAS Akademie’de birçok pozisyonda görev aldıktan sonra yaklaşık 6 yıldır CEO’luğunu yapıyorum. DAS Akademie olarak 26 yıldır öğrencilerimize Almanca öğretiyoruz ve en önemlisi Almancayı sevdirdiğimize inanıyoruz, çünkü her şey, bildiğiniz üzere, sevmekle başlar. 1998 yılından beri Almanca kampları düzenliyoruz. Bu kamplarda hem yurt içinde hem de yurt dışında her zaman aktif bir rol oynadım. Öğrencilerle birlikte olmaktan, kamplarda gelişimlerini gözlemlemekten, hayatlarına dokunmaktan ve heyecanlarını paylaşmaktan her zaman çok büyük keyif aldım ve hala alıyorum. DAS Akademie olarak misyonumuzun öğrencilerimize Almanca konuşma cesareti vermek, dili günlük hayatlarında uygulamaya geçirmek ve bir okul dersi olmasından ziyade, aslında Almancayı iletişim kurmak ve kendilerini ifade etmek üzere öğrendiklerini onlara fark ettirmek olduğunu düşünüyorum. Ki bu çok değerli bir keşif, inanın bana. Günümüzde öğrenim süreçleri, istedikten sonra, artık çok keyifli hale getirilebiliyor; eğitim camiası bu konuda ciddi bir çaba içerisinde ve çok başarılı uygulamalara tanık oluyorum. Bu çok sevindirici. Kamplarımız ise Almanca öğrenme sürecine ciddi yapıcı ve keyifli katkıları olan alternatiflerimizden biridir.
Yaz kamplarının içeriğinden bize kısaca bahseder misiniz?
Tabii. DAS Deutschcamp diye adlandırdığımız yurt içi kampımızı, bu yıl da yine İzmir’in Gümüldür beldesinde bulunan Denizatı Tatil Köyünde düzenliyoruz. Tesis doğasıyla, yeşili, denizi, kumu ve donanımıyla özellikle orta okul öğrencilerine yönelik bir kamp için çok uygun olup kamp konseptimizi taşıyabilen bir yapıdadır. Kamplarımız öğretim yılı boyunca dört duvar arasında sıkışan veya vaktinin çoğunu ekran başında geçiren öğrenci için müthiş bir özgürleşmedir. Akranları ile birlikte açık hava aktivitelerinde hem öğrendiği hem eğlendiği, oyunlar oynadığı, iletişim kurduğu zengin bir ortam sağlıyoruz. Üstelik yeni öğrendikleri bir dilde, yani Almanca. Almanca’nın YABANCI bir dil olmaktan çıkıp aşina oldukları, zevk aldıkları ve kendilerini güvende hissettikleri bir olgu haline gelmesi için çaba gösteriyoruz.
Almanca derslerin ve aktivitelerin yanı sıra plaj voleybolu, basketbol, yüzme gibi etkinlikler ile de öğrencilerimizin takım ruhunu güçlendirerek fiziksel gelişimlerine de katkı sağlıyoruz. Birlikte takım olarak çalışmanın, arkadaşlarımızla aynı duyguları paylaşmanın önemini kavrıyoruz. Bu deneyim gerçekten çok kıymetli.
Almanca Yaz kampları öğrencilerin Almanca gelişiminde nasıl bir rol oynar?
Öğrenciler okulda Almanca’ya bir ders gözüyle bakıyor. Ancak kamplara katılan öğrencilerimiz derslerde öğrendikleri Almanca bilgisini günlük hayatta kullanıyor. Ana dili Almanca olan eğitmenler ile birlikte öğrenmenin avantajına sahip oluyorlar. Ayrıca Almancanın yalnızca bir ders olmadığının farkına vararak, lisanın farklı işlevlerini öğreniyor, Almanca iletişim kurmanın zevkini yaşıyorlar. Çünkü Almanca bir dil olarak gerçek hayatta “yaşanan” bir şey ve öğrencilerin bunu fark etmesi onlar için yeni ufuklar açıyor.
Uzun yıllar öğretmenlik ve kamp deneyiminiz oldu. Yıllar sonra öğrencilerinizden dönüşler alıyor musunuz?
Tabii ki! Öğrenciyken kamplara katılan, bizimle Almanca öğrenen birçok öğrencimiz yıllar sonra sosyal medyadan ya da DAS Akademie aracılığıyla bizlere bir şekilde ulaşıyor. Hatta aralarında çocuk sahibi olan ve çocuklarını da bizimle kamplara gönderenler bile var. Öğrencilerimiz ile iletişimi devam ettirmek çok büyük keyif bizim için. Bu geri dönüşler bizleri çok duygulandırıyor. Çünkü orada yaşanan her an hem bizler hem de öğrenciler için çok özel oluyor, ömür boyu unutulmayan anılara dönüşüyor. Kamp süreci o kadar keyifli geçiyor ki, kamp bitiminde vedalaşmak hepimiz için çok zor oluyor. Gözlerden akan yaşlara engel olmak pek mümkün olmuyor.
Bize vakit ayırdığınız ve cevaplarınız için çok teşekkür ederiz Azize Hanım. Okuyucularımıza söylemek istediğiniz başka bir şey var mı?
Ben teşekkür ederim. Tüm okuyucularımıza Almanca öğrenme süreçlerinde keyif ve başarılar diliyorum.
Almanca yaz kampları hakkında bilgi almak için burayı tıklayabilirsiniz.